TKD'de yeni yapılanma ve yapılanlar
tkd.org.tr
Değerli Üyemiz,
Türk Kardiyoloji Derneği meslektaşlarının özlük haklarını korumak ve geliştirmek, Türk halkının kalp-damar sağlığını iyileştirici daha etkin çalışmalar yapmak için 25 Nisan 2010 tarihinde yapılan Genel Kurul'da bazı tüzük değişikliklerine gitmiştir. Bu tüzük değişiklikleriyle bazı konularda yeniden yapılanma sağlanmış, yasal yolların etkin şekilde kullanılmasının önü açılmış ve bu sayede son 3 ay içinde aşağıda sayılan faaliyetler hızlı bir şekilde gerçekleştirilmiştir:
- 2010 SUT'de geri ödeme kapsamından çıkarılan ekokardiyografinin tekrar geri ödeme kapsamına alınması sağlanmıştır.
- 2010 SUT'de kardiyoloji uzmanları tarafından reçete edebilmesi engellenen bazı ilaçlarla (bazı oral antidiyabetikler, bazı KOAH ilaçları, silostazol gibi) ilgili olarak SGK'na resmi başvuruda bulunulmuş, ayrıca Danıştay'a yürütmenin durdurulması için dava açılmıştır, süreç devam etmektedir.
- Kardiyoloji uzmanlarının periferik anjiyografik işlemler yapması ve geri ödemesi ile ilgili ciddi bir sıkıntı yaşanmaktadır. Derneğimiz yapmış olduğu araştırmada bu sıkıntının kaynağının Sağlık Bakanlığı'nın periferik anjiyografik işlemlerin yalnız radyoloji uzmanları tarafından yapılabileceğine ilişkin bir görüşü SGK'ya bildirmesinden kaynaklandığını tespit etmiştir. Bunun üzerine ilgili yasal süreç hemen başlatılırken diğer taraftan Sağlık Bakanlığına hem resmi başvuruda bulunulmuş hem de sürekli görüşmeler yapılmıştır. Yapılan çabalar neticesinde Sağlık Bakanlığı 8 Haziran 2010 tarihinde "kardiyoloji uzmanlarının periferik anjiyografik işlemleri- karotis işlemleri dahil yapabileceğine" ilişkin görüşünü SGK'na göndermiştir. Bunun üzerine Derneğimiz SGK'nın "Nisan 2010 fatura inceleme usul ve esasları" tebliğinde periferik anjiyografik işlemlerin kardiyoloji uzmanları tarafından yapıldığında ödenmesini engelleyen maddelerin düzetilmesiyle ilgili olarak hem SGK'ya resmi başvuruda bulunup gerekli görüşmeleri gerçekleştirmiş, hem de olumsuz bir sonuç olasılığına karşı ilgili maddelerin yürütmesinin durdurulması için Danıştay'a dava açmıştır. Süreç devam etmektedir.
- Temmuz 2009'da yayınlanan Tıpta Uzmanlık Yönetmeliği ile kardiyoloji uzmanlık eğitim süresi 4 yıla düşürülmüştü. Derneğimiz bununla ilgili olarak her türlü başvuruyu yapıp tepkiyi göstermişti. Ancak, tüzüğümüzden kaynaklanan nedenlerle doğrudan dava açamamıştı, davayı Türk Tabipler Birliği Merkez Konseyi aracılığı ile gerçekleştirmişti. Danıştay Mayıs 2010 tarihinde verdiği kararda TTB Merkez Konsey'ini bu konuda yetkili bulmadı ve itirazı reddetti. Ancak, Nisan 2010 Genel Kurulumuzda ilgili tüzük değişikliğini gerçekleştirdiğimiz için Derneğimiz kardiyoloji uzmanlık süresinin tekrar 5 yıla çıkarılması ile ilgili hem yasal süreci başlatmış hem de Sağlık Bakanlığı'na resmi başvuruda bulunmuştur. Bununla ilgili görüşmelerimiz ve yasal süreç devam etmektedir.
- Temmuz 2009'da yayınlanan Tıpta Uzmanlık Yönetmeliği Tıpta Uzmanlık Kurulu'na sertifikasyon programlarını oluşturabilme yetkisi vermiştir. Girişimsel Kardiyoloji ve Elektrofizyoloji için sertifikasyon programları oluşturulması amacıyla Sağlık Bakanlığı'na başvuruda bulunulmuştur. Bu sertifikasyon programlarının ileride bu konularda yan dal uzmanlığına geçiş için bir basamak oluşturması öngörülmektedir.
- Danıştay SUT'de ilaçlı stent bedellerinin ödenmemesi ile ilgili maddelerin yürütmesini durdurmuştur. Bununla ilgili olarak ilaçlı stent uygulamasına devam eden meslektaşlarımızın ve hastanelerimizin hukuki sorumluluk altına girmesini engelleyen bir onam formunu hukuk büromuzun görüşleri doğrultusunda hızlı bir şekilde hazırlayarak üyelerimize gönderdik ve web sitemize de yerleştirdik.
- Danıştay'ın kahvehanelerde sigara yasağının iptal edilmesi için Anayasa Mahkemesi'ne başvurulmasını öngören kararını Türk halkının kalp damar sağlığı için sakıncalı gören Derneğimiz bununla ilgili olarak hukuki görüş almış, davaya müdahil olma yetkimizin bulunmadığı bildirilmiştir. Bunun üzerine Derneğimiz tarafından sigara yasağının devam etmesine ilişkin bilimsel gerekçeleri içeren bir rapor hazırlanarak Anayasa Mahkemesi üyelerine gönderilmiş ve basın açıklaması yapılmıştır.
- Tüm bu hukuki çabaların gerçekleştirilebilmesi için hem İstanbul hem de Ankara'da iki hukuk bürosu ile anlaşılmıştır.
- Derneğimiz bazı konularda yeniden yapılanma planı içerisinde Nisan 2010 döneminde Girişimsel Kardiyoloji Çalışma Grubu, Erişkin Konjenital Kalp Hastalıkları ve Periferik Vasküler Girişim ÇG'nu lağvederek TKD Girişimsel Kardiyoloji Birliği'ni kurmuştur. Bu kuruluştaki amaç uzun süredir gündemimizde olan TKD çatısı altında EuroPCR, TCT gibi güçlü bir girişimsel yapı oluşturmaktı. Bu yapının ilk yönetim kurulu diğer tüm çalışma gruplarının kuruluşunda olduğu gibi ilgili yönetmelik gereği (ÇG Yönetmeliği 3c-I. madde) atamayla gerçekleştirilmiştir, bir sonraki dönemde seçimle olacaktır.
- Son yıllarda ülkemizde diğer dallarda olduğu kardiyoloji alanında da pek çok dernek ve toplantı ortaya çıkmış, bilimsel toplantı enflasyonu meydana gelmiştir. Maalesef bazı toplantılarda seçkin yerli ve yabancı konuşmacılar çok az sayıda kişilere hitap eder hale gelmiştir. Artık konuşmacılardan ziyade katılımcılar toplantıyı onore etmektedir. Bu durumun düzeltilmesi için üyelerimizden çok sık şikayet almaktayız. Yine bu konuda endüstri de ciddi bir sıkıntı içerisindedir. Son yıllarda dünyada ve ülkemizde ortaya çıkan ekonomik kriz, ülkemizdeki yeni ilaç politikaları, yeni moleküllere ilişkin çalışmaların genelde negatif sonuçlanması, piyasaya yeni ilaç çıkmaması gibi nedenlerle endüstrinin finansal kaynakları kısıtlanmıştır. Bilimsel toplantılar için ayrılan bütçe azalırken toplantı sayısındaki ciddi artış endüstriyi zor durumda bırakmıştır. Bu durum karşısında Derneğimiz:
a. Kendi toplantı sayısında ciddi bir azaltmaya gitmiş, bölgesel toplantıları ve bazı çalışma grupları toplantılarını kaldırmış, bazılarını ise birleştirmiştir.
b. Derneğimizin diğer toplantılar üzerine herhangi bir yasal müdahale ve yaptırım yetkisi bulunmamaktadır. İsteyen üyemiz, meslektaşımız bilimsel toplantı düzenleyebilir veya istediği toplantıya katılabilir. Bununla birlikte, Derneğimizin yönetim kurullarında bulunan kişilerin yönetimde kaldıkları sürece diğer dernek yönetim ve toplantı bilimsel kurullarında yer almamaları için tavsiye niteliğinde karar almıştır, bunun da bir yaptırımı yoktur.
c. Ülkemizin sınırlı kaynaklarının en iyi şekilde kullanılarak en çok bilimsel faydanın elde edildiği toplantılar düzenlenmesinin ancak üyelerimiz arasında etik bir konsensüs ile çözüleceğini düşünmekteyiz. Bu konuda Derneğimizin düzenleyici bir yetkisi bulunmamakla birlikte konsensüs için bir çatı oluşturacağına inanmaktayız. Kendimiz bu düzenlemeyi ve konsensüsü yapmadığımız takdirde bu gidişat devam ederse idarenin bir takım sınırlamalar ve düzenlemeler getireceği açıktır.
TKD ülkemizde kardiyoloji alanında yapılan toplantılar için bir konsensüs sağlamak ve regüle etmek için sizlerle birlikte gerekeni yapmaya devam edecektir.
Kurumsal, demokratik olarak sürekli yenilenen yönetim yapısıyla her üyesinin yönetimi ve denetimine açık olan TKD; sizlerin görüş, öneri ve eleştirilerine büyük önem vermektedir. Sizlerin katkısıyla daha güzel işler yapacağımıza inanmaktayız. Bu nedenle, her zaman herhangi bir konudaki düşüncenizi veya eleştirinizi bizimle paylaşmanız hep birlikte daha ileriye gitmemizi sağlayacaktır.
Çalışmalarınızda başarılar diler, saygılar sunarız.
Prof. Dr. Oktay Ergene | Prof. Dr. Mehmet Aksoy |
TKD Başkanı | TKD Genel Sekreteri |