TKD YAYINLARI
Skip Navigation Links
  • Dernek
  • Bültenler
  • Basın Bültenleri
  • 1900'lerden 2000'lere Kardiyoloji
  • 1900'lerden 2000'lere Kardiyoloji

    Kardiyolojide kilometre taşları

    Yıl 1923, Cumhuriyet heyecanı Türkiye'nin kalbi Ankara'da atmaya başladı. Bozkırın ortasında yanan cumhuriyet ateşi tüm yurdu kısa sürede sardı 1923 yılında Atatürk'ün önderliğinde müzik, resim, arkeoloji, tıp gibi pek çok alanda önemli girişimlere imza atıldı. O günlerde İstanbul Darül Fünun Tıp Fakültesi Dahiliye Kliniğinde de yürekler heyecanla çarpıyordu... Neşet Ömer İrdelp, 'Kalp ve Enzarı' adlı kitabında röntgen ve standart derivasyonları içeren elektrokardiyografi yöntemlerini kullanıyor, teşhislere ve tedavilere yer veriyordu.


    Türkçe kalp kitabı yazıldı...

    Kliniğin başında bulunan ve Atatürk'ün de doktoru olan Neşet Ömer İrbel tıp alanında yaptığı çalışmalarını hızlandırdı. Neşet Ömer İrbel, "Kalp ve Enzarı" adlı kitabında röntgen ve standart derivasyonları içeren elektrokardiyografi yöntemlerini kullanıyor, teşhislere ve tedavilere yer veriyordu. Yıllar sonra başlı başına bir bilim dalı olacağını kimsenin hayal edemeyeceği Kardiyolojinin Türkiye'deki temelleri böylece atılmış oldu.


    Kalp hakkında en gelişmiş alet: Elektrokardiyografi

    1920'li yıllar kardiyolojinin dünyada hız kazandığı dönemdi. Çalışmalar derneklerin çatısı altında toplanıyor, art arda çıkan yayınlarla kalbin keşifler atlasında yolculuklar yapılıyordu. 1930'lu yıllara gelindiğinde ise Türkiye'nin kardiyoloji tarihine adını yazdıracak bir isim daha ön plana çıktı: Muzaffer Esat Güçhan. 1934 yılında Neşet Ömer ve Muzaffer Esat "SERİRİ ELEKTROKARDİYOGRAFİ" adlı eseri yayınladılar. O dönem klinik kardiyolojinin yanında, kalp hakkında en gelişmiş alet elektrokardiyografiydi.


    Kateterle kalbin sağına girilir!

    Dünya 1940 yılında büyük bir savaşın pençesinde kıvranmaya başladı. Ekmeğin karneye bağlandığı günleri, kuyrukları ve karartma gecelerini yaşadı. Savaşın biriminden sonra yeni bir dünya yaratılması için her şeye yeniden başlanacaktı. 1940'ların başında Amerika'da kateterle kalbin sağ tarafına ulaşıldı. 1948 yılında ise Ankara'dan herkesin beklediği haber geldi; Doktor Celal Ertuğ kalbin sağına kateterle girmeyi başarmıştı. Kalbin içine ulaşmayı sağlayan bu yöntem kısa sürede İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesinin Cerrahpaşa ve Çapa merkezlerinde uygulanır oldu. 1950 yılında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesinde Sabahat Kaymakçalan ve Sabih Oktay hocalarla, asistanları Turan Akyol ve Ahmet Sonel, birlikte sağ kalp kateterizasyonu başkentte rutin hale getirdiler.


    Cerrahi: Dünya Sağlık Teşkilatı İstanbul'da

    Sağ kalp kateterizasyonu sayesinde kalbin hemodinamik ve fiziki yapısının ortaya koyanlar, kalp cerrahisinin de önünü açmış oldular. Böylece tedavide yeni adımlar atılmaya başlandı. Takvimler 1951 yılını gösterdiğinde Dünya Sağlık Teşkilatının hazırladığı ekibin İstanbul'a gelmesi Türkiye'de kalp cerrahisinin başlangıcı sayıldı. 1951 yılında Doktor Husfelt, yanında getirdiği malzemelerle İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi'nin Cerrahpaşa merkezinde perikardektomi ve mitral darlığında parmakla açma ameliyatlarını yaptı. Bu ameliyatlardan kısa bir süre sonra Cerrahpaşa 3. Cerrahi Kliniğinde Fahri Arel'in teşebbüsüyle göğüs cerrahisi bölümü kuruldu. Türkiye'de kalp cerrahisinin kurucusu sayılan Nihat Dorken kapalı kalp ameliyatlarını burada yaptı.


    Sağ kalbe açılan yol

    Açık kalp ameliyatlarına zaman kaybetmeden başlayan diğer merkez ise Ankara'da İhsan Doğramacı'nın önderliğinde 1958 yılında kurulan "Hacettepe Çocuk Hastanesi" oldu. Yurtdışında eğitim gören başarılı birçok Türk hekimi bu hastanenin çatısı altında toplandı. Ayrıca pediatrik kardiyolojinin temelleri de "Hacettepe Çocuk Hastanesinde" atıldı. 1961 yılında Nejat Harmancı, Erdoğan Oran ve Kenan Binak ilk sol kalp kateterizasyonunu gerçekleştirdiler. Böylelikle bir zamanlar kalbe dokunmak hayalken kalbin sağ tarafına ulaşanlar için artık sol tarafı da bilinmez olmaktan çıkmıştı..


    Kardiyolojinin altın yılları

    1960 yılı Türkiye'de kardiyolojinin en parlak dönemi oldu. Bu dönemde birçok hekim kardiyoloji üzerine çalışmalar yapmak için yurt dışına çıktı. Bunlar arasında Ali Ekmekçi ABD'de yaptığı bilimsel çalışmalar ile kardiyoloji tarihine adını yazdırdı. Ali Ekmekçi kalp kasının geçici bir spazm sonunda kansız kalabileceğini ortaya koyarak varyant anjina kavramının oluşmasına da katkıda bulundu. Parlak bir dönem olan 1960'larda Kardiyoloji dünyasına Akan Onat1 in tanımıyla "kuyruklu yıldız hızında" bir merkez daha katıldı. 1960 yılında kalp cerrahisinde önemli bir yer tutacağını düşünen Siyami Ersek 'İstanbul Göğüs Cerrahisi Merkezi"ni kurdu, İstanbul Göğüs Cerrahisi Merkezi elde ettiği başarılarla kısa sürede bir okula dönüştü. Birçok kardiyolog kataterizasyon ve anjiyografi üzerine İstanbul Göğüs Cerrahisinde eğitim gördü..


    İstanbul, Ankara ve İzmir...

    İstanbul Göğüs Cerrahisi Merkezinden öğrendiklerini uygulamak üzere İzmir'deki kliniklerine dönen istemi Nalbantgil ile Ahmet Birant gelir gelmez laboratuvara girdiler. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesinde kardiyoloji alanındaki gelişmeleri Ege bölgesine taşıdılar .Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde bulunan Prof. Dr. Bilgin Timuralp, o günkü gözlemlerini şu şekilde aktarmaktadır: "İlk anjiyo yapılmıştı, atlaslardan, kitaplardan görmüş olduğumuz şekilleri arkadaşlarımızın bize göstermesi çok heyecan vericiydi"..


    İlk Sayı TKD Arşivi ve TKD Kongresi

    Dernek kardiyoloji alanında yer alan bilgileri dört bir yana yaymayı ve bilimsel araştırmaları teşvik etmeyi amaçlıyordu. 1971 yılında bilimsel araştırmaların gelişmesine zemin yaratan TKD Arşivi Dergisi yayın hayatına başladı. Altan Onat'ın editörlüğünde her ay çıkan arşiv hakem süzgecinden geçen makaleleriyle tıp alanında en prestijli dergilerden biri oldu. TKD Arşivi'nin ilk yayınından 7 yıl sonra, 1978'de TKD ilk kongresini toplar, yer İzmir'dir.


    Anjiografiyle dokunulmaz alana dokunulur!

    Bir zamanlar kalp dokunulmazken artık ona ulaşılmıştı. Şimdi ise dokunulmaz olarak görülen tek nokta koroner damarlardı. Koroner damara ulaşan doktorlar ise arkasından koroner by-pass cerrahisini geliştirdiler. Böylece doktorlar ölümden kurtuluşu olmayan hastalara da ömür kattı. Seri olarak koroner anjiyografi uygulamasını ilk başlatan isim Mehmet Özdemir oldu. Aydın Aytaç, 1974 yılında Hacettepe Tıp Fakültesi'nde ilk by-pass ameliyatını 42 yaşında bir hanım hastaya yaptığını belirtiyor. Kemal Beyazıt seri halde by-pass ameliyatlarına ise Yüksek ihtisas Hastanesi'nde başlamıştır. 


    Koroner bakım üniteleri kurulur...

    Hastalara konulan tanılar neticesinde yapılan cerrahi girişimlerle pek çok kalp hastalığı tedavi edildi. Ancak ameliyat sonrası bakımın da hastanın ayakta kalmasında önemli rol oynadığı biliniyordu. 1968 yılında Türkiye'de dört yataklı da olsa koroner bakım üniteleri kuruldu. Bu üniteler kısa bir sürede Türkiye'nin her yerine yayılmaya başladı. 


    Kalp önce kalleşlik etti, ama sonrasında...

    İnsanda ilk kalp naklini 1967 yılında Dr. Barnard gerçekleştirmişti. Bu heyecan dünyayı sarmışken Türkiye'de kalp nakli çalışmaları Yüksek ihtisas Hastanesi ve İstanbul Göğüs Cerrahisi Merkezlerinde başladı. Barnard'dan 1 yıl sonra 1968 yılında Siyami Ersek ilk kalp nakli ameliyatlarını yaptı. Ameliyatlardan kısa bir süre sonra iki hasta da hayatını kaybedince uzun süre Türkiye'de kalp nakli uygulaması durdu.

    Teknolojik alt yapının ve toplumsal zeminin uygun koşullara ulaşması kalp nakli ameliyatlarının hız kazanmasını sağladı. Cevat Yakut 1989 yılında Koşuydu Hastanesi'nde kalp nakli için aday olan hastaların immünolojik hazırlıklarına başladı. Bir genç 1989 yılında askerlik dönüşü intihar etti. Klinik olarak yaşam ümidi olmayan bu hastanın kalbi 55 yaşındaki Arif Köse'ye başarıyla nakil edildi..


    Kalbi odacıkları ile görmenin heyecanı: Ekokardiyografi

    Türkiye'de kardiyoloji sahasının önemli kilometre taşları hızla yerine oturmaya devam ediyordu. Kalbi olduğu gibi gözler önüne seren ekokardiyografi aleti kardiyoloji sahasının büyük bir atılım yapmasına yol açtı. 1970 yılında ekokardiyografi ile kalbi ilk inceleyen Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nden Uğur Derman oldu. Kemallettin Büyüköztürk yurtdışında ekokardiyografi üzerinde çalışmalar yaptı ve pek çok meslektaşının ekokardiyografi ile tanışmasını sağladı. 1974 yılında Kemallettin Büyüköztürk ekokardiyografi laboratuvarını kurdu. Kardiyologlar kalbi odacıkları ile gördüklerinde büyük bir heyecan yaşadılar. O güne dek karşılaşmadıkları pek çok hastalıkla tanıştılar .. 


    Kalp pili: Ritim bozukluklarında hekimin yardımına yetişti!

    Önemli bir kalp hastalığı olan ritim bozukluklarının yardımına düzenleyici piller koştu. Artık yorgun düşen kalpler yeniden tazelenebilecekti. Doktor Aydın Aytaç 1962 yılında kalp pili alanında pek çok ilke imza attı. 1971 yılında İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde Önal Özsaruhan bir hastaya kalp pili taktı.


    Girişimsel kardiyolojiye bir kala: Trombolitik tedavi

    Teknolojide yaşanan gelişmeler kardiyoloji biliminin başarı grafiğinin sürekli yükselmesini sağladı. O zamana kadar iç hastalıklarının bünyesinde sadece bir bölüm olan kardiyoloji kendisine emek verenlerin çabalarıyla anabilim dalı haline geldi.Girişimsel olmayan kardiyolojide çığır açan gelişmenin son halkası ilaçla tedavide yaşandı. Trombolitik tedavi bir dönüm noktası olarak klinik uygulamada ilk seçenek haline geldi..  


    Girişimsel kardiyoloji ve 2 devrim!

    1980'lerin ortasında kardiyoloji bilim dalında yeni bir pencere açıldı. Girişimsel Kardiyoloji diye adlandırılan bu yenilik akıl almaz gelişmelere sebep oldu. Dünyada olduğu gibi Türkiye'de de koroner kalp hastalıklarının tedavisinde etkin bir yöntem olarak balon kullanıldı. Böylece by-pass cerrahisinin tahtı sarsıldı.

    Türkiye'de ilk anjiyoplastiyi Ankara'da Gülhane Askeri Tıp Akademisi hekimlerinden Prof. Dr. Oral Pektaş yaptı. Türkiye kapak hastalıklarının balonla tedavisinde dünyada en fazla hasta sayısına sahip ülkelerden biri oldu.

    1990'ların ortasında girişimsel kardiyolojide "ikinci devrim" olarak anılan stentler ortaya çıktı..


    TKD'nin önemli çalışmaları

    Elde edilen bu deneyimler ışığında meslektaşlarının eğitimine önem veren TKD, aynı zamanda kamuoyunun bilinçlenmesi amacıyla önemli bir çalışmaya destek oldu. Bir dönem TKD'de başkanlık yapmış olan Altan Onat'ın önderliğinde "TEKHARF" adı verilen çalışmaya imza atıldı. Bu araştırma sayesinde Türk halkında ne tür kalp hastalıklarının olduğu, hangi sıklıkla yaşandığı ve bu hastalıklara yol açan risk faktörlerinin neler olduğu ortaya konulmuş oldu.

    19 yıldır yürütülen "TEKHARF" çalışmasında, ülkemizde erişkinlerde koroner kalp hastalığının en yüksek sıklıkta, hipertansiyonun ikinci sıklıkta, romatizmaya bağlı kalp hastalığının ise üçüncü sıklıkta görüldüğü anlaşıldı. Risk profilinin batılılardan önemli yapısal farklar içerdiği sonucuna da ulaşan TKD, sağlık politikasının yeniden düzenlenmesi için hazırlıklara başladı.


    Kardiyoloji merkezleri

    Türkiye'de kardiyolojinin yarım asrı geçen tarihi düşünüldüğünde bugün gelinen nokra oldukça sevindiricidir. 1984 yılına kadar ülkede kalp hastalıklarının modern bir şekilde tedavi edildiği merkezlerin sayısı onbeşi geçmezken 2000 yılında bu sayı altmışa ulaşmıştır.Kardiyolojide yapılan her çalışmanın, her yeniliğin sadece tek bir amacı vardır: insanların ömrüne ömür katmak. Türkiye'de Kardiyolojinin zorlu yolculuğunda pek çok başarıyı ömürlerine sığdıran kardiyologlar, yeni nesle bayrağı gururla teslim etmenin onurunu yaşıyorlar.


    Bilimsel yayınlar

    1970'lerde bilimsel açıdan dünyada hızlanan etkinliğe Türkiye ayak uyduramamıştı. O yıllarda kardiyoloji biliminde dünyadaki payımız binde 0.5'ten ibaretti. 1987 yılından itibaren ise bilimsel yayınlarda önemli bir artış oldu ve istenilen düzeye ulaşıldı. Bugün Türkiye'nin dünya içindeki payı 14 kat artarak binde yedilere kadar yükselmiş oldu.

    Türkiye, Avrupa Kardiyoloji Kongrelerindeki bildiriler bakımından da Rusya, Finlandiya, Norveç, Avusturya gibi ülkeleri geride bırakarak 13. sıraya yerleşmiştir.


    TKD başkanları (Kurucu)

    TKD'nin ilk -kurucu- başkanı Prof Dr. Muzaffer Esat Güçhan'dır. 1963 yılı sonunda vefat eden Güçhan "Şeref Başkanı" kabul edildi ve yerine Prof. Dr. Reşat Garan seçildi. Prof. Reşat Garan, TKD'nin ikinci başkanıdır. 1935yılında Viyana'da Weese'in yanında farmakoloji asistanı olan Garan, Berlin Üniversitesi'nde farmakoloji ihtisası da yaptı ve 1936 yılında ülkesine döndü. Garan, 1951 yılında iç hastallıkları profesörü oldu.

    İlk TKD başkanı Muzaffer Esat Güçhan'ın başkanlığının birinci yılında vefatından sonra başkanlığa getirilen Garan, 10 yıl süreyle TKD başkanlığını yürütmüştür..


    TKD ödülleri

    Türk Kardiyoloji Derneği, 1993 yılından bu yana Prof. Dr. Muzaffer Esat Güçhan ve Prof. Dr. Remzi Özcan adına Genç Araştırmacı Teşvik Ödülleri vermektedir. Derneğimizin 1993 yılından beri her yıl verdiği Genç Araştırmacı Ödüllerinin isimleri 27 Şubat 2009 Yönetim Kurulu kararıyla değiştirilmiş; Birincilik Ödülüne kurucu başkanımız ve ilk Onursal Başkanımız Prof. Dr. Muzaffer Esat Güçhan'ın, İkincilik Ödülüne ise eski başkanlarımızdan ve ikinci Onursal Başkanımız Prof. Dr. Remzi Özcan'ın isimleri verilerek; bu değerli önderlerimizin anılarının ölümsüzleştirilmesi ve onların ortaya koydukları unutulmaz bilim insanı ve hekim kimlikleriyle genç kuşaklara örnek olmalarının sağlaması amaçlanmıştır.


    Dr. Remzi Özcan, 1984 yılından itibaren 10 yıl TKD başkanlığını yürüttü. TKD'nin ikinci Onursal Başkanı Dr. Remzi Özcan'ı 2007 yılında kaybettik.

    Yeterlilik Kurulu çalışmaları

    TKD Yeterlilik Kurulumuz, 2009 yılında 25. Ulusal Kardiyoloji Kongresi sırasında da birer Bilgi (yazılı) ve Beceri (sözlü) Değerlendirme Sınavı gerçekleştirecek; ayrıca bu yıl bitmeden kardiyoloji uzmanlık eğitimi veren kurumların akreditasyon çalışmalarına başlayacaktır.



    XXI. Ulusal Kardiyoloji Kongresi sırasında ilk Türk Kardiyoloji Yeterlilik Sınavı da yapıldı. 29 kardiyologun girdiği Yeterlilik Sınavı'nın Sınav Kurulu, sınav salonunda: Prof. Dr. Cemal Tuncer, Prof. Dr. Lale Koldaş, Prof. Dr. Faruk Erzengin (TKYK Başkanı), Doç. Dr. Neşe Çam, Prof. Dr. Haldun Müderrisoğlu, Doç Dr. Armağan Altun, Prof. Dr. Oktay Ergene

    Prof. Dr. Nail Çağlar, TKYK Başkanlık görevini XXIV. Kongre'de Prof. Dr. Faruk Erzengin'den devraldı.


    2005 Eylül Alman, Kazakistan, 5. TDKB Kongresinden.

    Aşkabat, Türkmenistan'daki 6. TDKB Kongresinden.

    Uluslararası vizyonda sıçrama

    Kurulur kurulmaz ESC ve WHF'ye üye olan TKD'nin uluslararası bir bilim örgütü olma vizyonu son yıllarda büyük bir sıçrama gösterdi. Polonya ve Almanya'nın yanı sıra Bosna Hersek ve Yunanistan dernekleriyle de karşılıklı ortak toplantılar başlatıldı. Türk Dünyası Kardiyoloji Birliği etkinlikleri güçlendi. Balkanlar, Kafkaslar ve Orta Doğu ülkelerinin yanı sıra ACC, SCAI, ESC ve ESC'ye bağlı beş uzmanlık örgütüyle ilişkiler geliştirildi. 77. Avrupa Ateroskleroz Kongresi tarihsel bir başarıyla gerçekleştirildi. Sonuçta kongremize uluslararası katılım hızla arttı. 24. Kongre ile yabancı bildiri kabulüne başlandı. 2010'dan itibaren Türkiye'nin uluslararası kardiyoloji kongreleri takviminde düzenli yer alması için iki yeni toplantı başlatılacak: "Post ACC Toplantısı" ve SCAI ile birlikte 26 Kongremize paralel olarak yapılacak "Global Interventional Summit 2010".


    Yükselen uluslararası temsil

    Giderek artan sayıda TKD üyesi uluslararası örgütlerde artan sayıda gönüllü görevler üstleniyor; üst düzey görevlere seçiliyor. Son ESC Genel Kurulunda Başkan Prof. Dr. Çetin Erol ESC Aday Belirleme Kurulu üyeliğine; Lale Tokgözoğlu ESC Ateroskleroz ÇG Başkanlığı, EAS Başkan Yardımcılığı ve IAS Genel Sekreterliğine; Prof. Dr. Serap Erdine Hipertansiyon ÇG Başkanlığına, Prof. Dr. Öztekin Oto ESC Erişkin Konjenital Kalp Hastalığı ÇG Saymanlığı ve Kardiyovasküler Cerrahi ÇG Yönetim Kurulu Üyeliğine, Prof. Dr. Esmeray Acartürk ESC Kalp Kapak Hastalıkları ÇG Yönetim Kurulu Üyeliğine, Prof. Dr. Bülent Görenek ESC Akut Kardiyak Bakım ÇG Yönetim Kurulu ve EHRA Eğitim Komitesi üyeliğine. Doç. Dr. Fisun Şenuzun ESC'nin KV Hemşirelik ve ilgili Meslekler Konseyi (CCNAP) Yönetim Kurulu Üyeliğine seçildiler. Eski Başkanlarımızdan Prof. Dr. Ali Oto da UEMS'nin EBSC Yönetim Kurulu'nda bu yıl UEMS Kardiyoloji Bölümünün temsilcisi olarak Başkan Yardımcılığına seçildi. 


    Mostar'da kardiyolog işbirliği

    Mostar, Bosna Hersek'de 2007 yılında yapılan Ortak Toplantı'da Türk Kardiyoloji Derneği yöneticileri ve Bosna Hersekli kardiyologlar bir arada. Türk Kardiyoloji Derneği Yönetim Kurulu, Bosna-Hersek Kardiyoloji Derneği'nin 17-19 Mayıs 2007 tarihinde "Avrupa Kültür Mirası" olarak kabul edilen Mostar'da IV. Kardiyoloji ve Anjiyoloji Kongresi'ne davetini kabul etti. 1995 yılında kurulan bu genç dost ve kardeş derneğin kongresine TKD olarak azami katılım kabul edildi.


    TKD kongreleri

    Dünya Kalp Cemiyeti eski Başkanı Merhum Prof. Dr. Philip Poole-Wilson, aynı zamanda Türk Kardiyoloji Derneği'nin de onursal üyesidir. Dr. Wilson TKD'nin 22. Kongresi'ne onur konuğu olarak katılmıştı ve 27 WHF üyesi ülkede yapılan araştırma sonuçlarını açıklayarak kalp damar hastalıkları risk göstergesi olarak bel çevresinin önemini vurgulamıştı.


    Kalbin heykeli Şişli'ye dikildi

    Şişli Belediyesinin yerel ortak olarak katıldığı, Nobel firmasının hazırlanmasında destek verdiği kalp heykeli sanatçı Yiğit Yazıcı tarafından yapıldı. Heykelin üzerindeki resimler de 24-27 Ekim tarihleri arasında yapılan 24. Ulusal Kardiyoloji Kongresi'ne katılan doktorlar tarafından boyandı.

    Heykelin açılış töreninde konuşan Türk Kardiyoloji Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. Ömer Kozan, Türkiye ve tüm dünyada ölümlerin yüzde 50'sin in kalp ve damar hastalıklarından kaynaklandığını belirterek, halkı kalp ve damar hastalıkları konusunda bilgilendirmek, onları hastalığa yakalanmamak için çaba göstermelerini sağlamak ve duyarlılık oluşturmak amacıyla "Kalp heykelini" yaptırdıklarını söyledi.


    Dünya Hipertansiyon Günü'nde yurttaşlara çağrı: Değerini bil

    Türk Kardiyoloji Derneği (TKD), 17 Mayıs Dünya Hipertansiyon Günü öncesinde, Ankara'da TBMM binasında dün (14 Mayıs) gerçekleştirdiği basın toplantısında hipertansiyon ve iş stresi ilişkisine dikkat çekti. Novartis'in ve Omron'un koşulsuz katkılarıyla yürütülecek, çeşitli meslek gruplarında hipertansiyon taramalarını içeren Değerini Bil Projesi'nin de başlangıcının duyurulduğu toplantının ardından milletvekillerinin de önce tansiyonları soruldu; sonra kan basıncı ölçümleri yapıldı.


    Kampanyalar: Kalbini sev kırmızı giy

    Kalp sağlığı konusunda halkı bilinçlendirme kampanyasındakalbinisevkirmizigiy.com web sitesine destek veren TKD, bu kampanyada kolesterol, kan basıncı ve kilo kontrolü gibi konularda bilgilendirme faaliyetlerinde yer aldı. Kampanya kapsamında ulaşan uyarıcı bilgiler arasında şunlar yer aldı: Dünyada her yıl 17.5 milyon kişi, her gün ise 48.000 kişi kalp damar hastalıkları nedeniyle hayatını yitirmektedir. Bu 17.5 milyon kişinin 1/3'ten fazlası orta yaşlı erişkinlerdir. Gelişmekte olan ülkelerde ise kalp-damar hastalıkları 2 kat daha fazladır. Böylece hastalığın toplumda yol açtığı manevi yükün yanında ekonomik yük de artmaktadır. 


    Havalimanlarına acil kalp sağlığı desteği...

    Türk Kardiyoloji Derneği (TKD) en büyük 4 uluslararası havalimanımıza kalp durmalarında kullanılacak dörder adet AED (otomatik eksternal defibrilatör, otomatik elektroşok) aygıtı bağışladı; ilgili havalimanı görevlilerinin eğitimini tamamladı.

    Yıllık yolcu kapasiteleri toplam 58 milyonu bulan İstanbul Atatürk, Ankara Esenboğa, İzmir A. Menderes ve Antalya Havalimanlarına yerleştirilen aygıtlar ani kalp durmalarında hızlı müdahale edildiği takdirde yüzde 80'e varan oranda hayatta kalma şansı sağlıyor.


    Yürek bilimi...

    1998 yılında basılan Kardiyoloji Terimler Sözlüğü, Prof. Dr. Esmeray Acartürk ve Prof. Dr. Vedat Sansoy tarafından TKD üyelerinin önerileriyle genişletilip güncellendi. Kılavuz tamamlandıktan sonra Türk Dil Kurumu Tıp Terimleri Kurulu ile birlikte gözden geçirildi. Kılavuzun önsözünde, şu ifade yer aldı: "Pek çok sözcüğün Türkçe karşılığı belki de ilk bakışta yargılanacaktır. Ancak, nasıl ki Türkçemiz hızla yabancı dillere değişim gösterdiy-se, bizlerin çabasıyla ve bu sözcükleri sıklıkla kullanmamız sayesinde, söz konusu terimler dilimizde yeniden arınma şansına sahip olacaktır" dendi.


    TKD TV yayında!

    TKD televizyonu yayına girdi. Kalp sağlığı ile ilgili film ve videolar, TKD web sitesinde online izlenebilir. Bunlar arasında TKD yapımı filmler, çeşitli televizyonlarda çıkan haberler, röportajlar yer almaktadır.


    TKD web sayfasında bilgi elinizin altında!

    TKDSunu Merkezi: 

    TKD Sunu Merkezi'nde, sunuldukları toplantılara göre binlerce sunu dosyasına erişebilirsiniz. Halen 2713 sunu, TKD web sayfasında, online eğitim dağarına eklenmiştir. Çalışmalarının sitede yer almasına onay veren, bilgiyi paylaşarak çoğalmasına destek veren değerli bilim insanlarımıza şükran borçluyuz


    TKD web sayfasında bilgi elinizin altında!

    TKD Arşivi: 

    TKD'nin resmi yayını Türk Kardiyoloji Derneği Arşivi, 2008 yılından itibaren Index Medicus, MEDLINE ve PubMed dizinlerinde yer alıyor. Online sistem aracılığıyla, 1990 yılından itibaren tüm sayılara, yayınlanan makalelere İngilizce ve Türkçe olarak ulaşmak mümkün.


    Kurucu üye Dr. Danopulos'tan mektup.......

    TKD 1963 yılında kuruldu. Kurucu 27 hekimden biri olan ve halen ABD'de yaşayan Rum asıllı Dr. Damian M. Danopulos, kongremize katılamadı. Aynı zamanda TKD onursal üyesi olan Dr. Danopulos, TKD Başkanı Prof. Dr. Çetin Erol'a sunduğu mektupta kongreye katılamadığı için üzüntülerini bildirdi, derin sevgi ve saygılarını iletti. Mektupta şu ifade yer aldı: "Hızla gelişen Türkiye'de bugün ufuklar daha engin, imkanlar sonsuzdur."




    TKD Basın Bülteni: 29 Eylül Dünya Kalp Günü
    8 Mart Dünya Kadınlar Günü
    EuroEcho Imaging 2013 Kongresi Basın Bültenleri
    Dünya Kalp Günü, 26 Eylül 2010
    2010 Dünya Hipertansiyon Günü, 17 Mayıs 2010 / Basın Bülteni
    27. Kongreden Bu Yana Etkinlikler
    1900'lerden 2000'lere Kardiyoloji
    TKD'den Havalimanlarımıza Acil Kalp Sağlığı Desteği
    Dünya Hipertansiyon Günü, 17 Mayıs 2009
    Kalbini Sev Kırmızı Giy
    TKD'den Dünya Hipertansiyon Günü'nde yurttaşlarımıza çağrı: "DEĞERİNİ BİL"
    Genel Kurulumuz Yapıldı, Yeni Kurullarımız Oluştu
    Avrupa Kalp Sağlığı Sözleşmesi İmzalandı
    Türk Kardiyoloji Derneği’nden, 8. Dünya Kalp Günü’nde davet: SAĞLIKLI BİR KALP İÇİN AİLECE KENETLENELİM Hep birlikte dengeli beslenelim, egzersiz yapalım, sigarayı bırakalım
    “Sağlıkta En Başarılı Sivil Toplum Kuruluşu Ödülü” Türk Kardiyoloji Derneği’nin
    Avrasya Maratonu’na Katılan Türk Kardiyoloji Derneği Türkiye'nin Kalp Sağlığı İçin Koştu
    Türk Kardiyoloji Derneği soruyor: "KALBİNİZ KAÇ YAŞINDA?"
    Türk Kardiyoloji Derneği kalp ve damar hastalıklarına karşı uyarıyor: HERŞEY “İYİ KALPLİ BİR TÜRKİYE İÇİN”
    2005 Dünya Kalp Günü: İyi kalpli bir Türkiye için BEL ÖLÇÜSÜNE DİKKAT
    “Tansiyonunuz Kontrol Altında Mı?” Kampanyası Başladı
    Türk Kardiyoloji Tarihinin En Büyük Ulusal Kongresi Antalya’da Başarıyla Tamamlandı
    Türk Kardiyoloji Tarihinin En Büyük Ulusal Kongresi Antalya’da Başarıyla Tamamlandı
    Olağan Genel Kurulumuzu Yaptık
    XIII. Ulusal Uygulamalı Girişimsel Kardiyoloji Toplantısı Ankara’da Yapıldı
    TÜRK KARDİYOLOJİ DERNEĞİ: “20 Milyon Hipertansiyon Hastası!”
    Dünya Hipertansiyon Günü Basın Bülteni, 17 Mayıs 2021
    29 Eylül Dünya Kalp Gününde Vatandaşlara Uyarı: "COVID Kalbinizi Kırmasın"
    2022’de Kadın Kalp Hastalıklarına Bakış – Kadın Kalbi Değerlidir
    TKD: "PH doğru yöntemlerle zamanında tedavi edilmediğinde ölümle sonuçlanabiliyor”
    Kalp Yetersizliği Belirtilerini Dikkate Alın, Kalp Yetersizliğinin Tedavisi Mümkün
    Türk Kardiyoloji Derneği: “Dünyada ve ülkemizdeki birincil ölüm nedeni, hâlâ kalp-damar ve dolaşım sistemi hastalıkları”
    29 Eylül Dünya Kalp Günü Basın Bülteni - Fazla kilo, kalp krizi riskini 3 kat artırıyor..........
    Türk Kardiyoloji Derneği’nden kalp yetersizliğine dikkat çeken anlamlı etkinlik: “Kalp Yetersizliğine Blok, Hayata 3 Sayı!”