[English]

Türk Kardiyoloji Derneği Kardiyoonkoloji Alt Kurulu Elektronik Bülteni Yıl: 3 Sayı: 1 / 2025


Türk Kardiyoloji Derneği
Kardiyoonkoloji
Alt Kurulu

Başkan:
Dr. Elif Eroğlu Büyüköner

YK Adına Koordinatör:
Dr. Can Yücel Karabay

Üyeler
Dr. Evin Bozçalı Polat
Dr. İmran Ceren
Dr. Menekşe Gerede Uludağ
Dr. Uğur Nadir Karakulak
Dr. Selda Murat
Dr. Yusuf Ziya Şener
Dr. Kardelen Tokdil Ohtaroğlu
Dr. Sevim Türkday Derebey

Katkıda Bulunanlar
Dr. Alpin Mert Tekin
Dr. Arda Çeviker
Dr. Ayşe İrem Boladan


 



1--81--8

Türk Kardiyoloji Derneği Kardiyoonkoloji Bülteni - Possible Protective Effect of Rosuvastatin in Chemotherapy-Induced Cardiotoxicity in HER2 Positive Breast Cancer Patients: A Randomized Controlled Trial<br><br>HER2 Pozitif Meme Kanseri Hastalarında Kemoterapi Kaynaklı Kardiyotoksisiteye Karşı Rosuvastatinin Olası Koruyucu Etkisi: Randomize Kontrollü Bir Çalışma (Dr. Arda Çeviker)

Dr. Arda Çeviker
İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Kardiyoloji Anabilim Dalı

Possible Protective Effect of Rosuvastatin in Chemotherapy-Induced Cardiotoxicity in HER2 Positive Breast Cancer Patients: A Randomized Controlled Trial

HER2 Pozitif Meme Kanseri Hastalarında Kemoterapi Kaynaklı Kardiyotoksisiteye Karşı Rosuvastatinin Olası Koruyucu Etkisi: Randomize Kontrollü Bir Çalışma

Medical Oncology (2024) 41:196 https://doi.org/10.1007/s12032-024-02426-1

Bu randomize kontrollü çalışma, HER2 pozitif meme kanseri hastalarında doksorubisin ve trastuzumab ile uygulanan kemoterapinin kardiyotoksik etkilerine karşı rosuvastatinin kardiyoprotektif potansiyelini araştırmaktadır. Bu tedaviler, kanserle mücadelede oldukça etkili olmakla birlikte, sol ventrikül ejeksiyon fraksiyonu (LVEF) düşüşleri ve kalp yetmezliği gibi ciddi kardiyotoksisite riskleri taşımaktadır. Çalışmanın amacı, rosuvastatinin antioksidan ve anti-enflamatuvar özelliklerinden faydalanarak bu olumsuz kardiyak etkileri azaltıp azaltamayacağını belirlemektir.

Yeni teşhis edilmiş 50 HER2 pozitif meme kanseri hastası çalışmaya dahil edilmiş ve iki gruba randomize edilmiştir. Kontrol grubu (n=25) standart kemoterapi almıştır: dört kür doksorubisin ardından trastuzumab adjuvan tedavisi uygulanmıştır. Tedavi grubundaki hastalar (n=25) ise aynı kemoterapi rejimine ek olarak, ilk kemoterapi küründen 24 saat önce başlamak üzere günlük 20 mg oral rosuvastatin almış ve tedavi 6 ay boyunca sürdürülmüştür.

Hastalar üç zaman noktasında değerlendirilmiştir: başlangıç (tedavi öncesi), üç ay ve altı ay. Kardiyak fonksiyonlar transtorasik ekokardiyografi ile değerlendirilmiştir. Subklinik miyokard hasarını ve sistemik inflamasyonu izlemek için yüksek duyarlıklı kardiyak troponin I (hs-cTnI), miyeloperoksidaz (MPO) ve interlökin-6 (IL-6) gibi serum biyobelirteçleri ölçülmüştür. Karaciğer güvenliğini değerlendirmek için alanin aminotransferaz (ALT) seviyeleri de takip edilmiştir. Her iki grup başlangıçta yaş, LVEF ve serum biyobelirteç seviyeleri gibi demografik ve klinik özellikler açısından benzerdir.

- Rosuvastatin grubunda, üç ve altı ayda LVEF'deki düşüş, kontrol grubuna kıyasla anlamlı olarak daha düşük olmuştur. Çalışma sonunda, rosuvastatin grubunda hiçbir hasta kardiyotoksisite kriterlerini karşılamazken (semptomatik kalp yetmezliği veya LVEF'nin %10'dan fazla düşmesi), kontrol grubunda dört hasta (%16) kardiyotoksisite geliştirmiştir.

-hs-cTnI Seviyeleri: Rosuvastatin grubunda hs-cTnI seviyeleri, üç ay (p=0.026) ve altı ay (p=0.046) ölçümlerinde kontrol grubuna göre anlamlı derecede daha düşük bulunmuştur. Kontrol grubunda hs-cTnI seviyeleri zamanla belirgin bir şekilde artarken, rosuvastatin grubunda stabil kalmıştır.
 
- MPO Seviyeleri: MPO, oksidatif stresin bir göstergesi olarak, altı ay sonunda rosuvastatin grubunda kontrol grubuna göre anlamlı derecede daha düşük bulunmuştur (p=0.014). Kontrol grubunda MPO seviyeleri üç ve altı ayda başlangıca göre anlamlı şekilde artmıştır.
- IL-6 Seviyeleri: Rosuvastatin grubunda IL-6 seviyeleri, üç ay (p=0.023) ve altı ay (p=0.001) ölçümlerinde kontrol grubuna göre anlamlı derecede daha düşüktür. Kontrol grubunda IL-6 seviyeleri çalışma süresince belirgin şekilde artmıştır.

Rosuvastatin iyi tolere edilmiştir ve ALT seviyeleri ile bildirilen yan etkiler açısından iki grup arasında anlamlı bir fark gözlenmemiştir. Tedaviye uyum düzenli takip ve ilaç sayımlarıyla doğrulanmıştır.
Bulgular, rosuvastatinin kardiyoprotektif bir etki sağladığını ve bu etkinin oksidatif stres ve inflamasyonu azaltma yeteneğine bağlı olduğunu göstermektedir. Bu etkiler, miyokard fonksiyonunun korunmasına ve subklinik kardiyak hasarın belirgin kardiyotoksisiteye ilerlemesinin önlenmesine yardımcı olabilir. Rosuvastatin grubundaki hs-cTnI, MPO ve IL-6 seviyelerindeki düşüş, kemoterapi kaynaklı kardiyotoksisite patogenezindeki biyokimyasal ve inflamatuvar yolların hafifletilmesindeki potansiyelini ortaya koymaktadır.

Bu çalışma, rosuvastatinin HER2 pozitif meme kanseri hastalarında kemoterapi kaynaklı kardiyotoksisiteyi önemli ölçüde azalttığını göstermektedir. Kardiyak fonksiyonların korunması ve miyokard hasarı ile inflamasyonun biyobelirteçler üzerinden düşürülmesi, rosuvastatinin yüksek riskli bu popülasyonda etkili bir ek tedavi olabileceğini ortaya koymaktadır. Daha geniş ölçekli ve uzun süreli çalışmalarla bu bulguların doğrulanması ve daha geniş klinik uygulamalarının araştırılması gerekmektedir.


1--8

 2025 © Bu sitenin tüm hakları Türk Kardiyoloji Derneğine aittir.