|
Kalp Yetersizliği ÇG
Yönetim Kurulu
Başkan:
Dr. Özlem Yıldırımtürk
Y.K. adına Koordinatör:
Dr. Dursun Aras
Y.K. adına Koordinatör:
Dr. Bülent Mutlu
Üyeler
Dr. K. Emre Aslanger
Dr. Zübeyde Bayram
Dr. Ali Kemal Kalkan
Dr. Hakkı Kaya
Dr. Taner Şen
Yazarlar: Dr.Talat Tavlı
Dr. Sadık Açıkel
Dr. Nurcan Arat
Dr. Uğur Önsel Türk
Dr. Zülfikar Danaoğlu
Öğr. Gör. Gülcan Bakan
Dr. Nurullah Çetin
|
|
Geçmiş anket sonuçları
Bülten İstek Formu
|
  Early Worsening Heart Failure in Patients Admitted for Acute Heart Failure: Time Course, Hemodynamic Predictors, and Outcome. Journal of Cardiac Failure Vol. 15 No. 6 2009 (J Card Fail 2009;15:639-644)
KY Bülteni - Akut Kalp Yetmezliği ile Kabul Edilen Hastalarda Erken Kötüye Giden Kalp Yetmezliği: Zaman Seyri, Hemodinamik Öngördürücüler, ve Sonlanım Noktası (Dr. Sadık Açıkel)Akut Kalp Yetmezliği ile Kabul Edilen Hastalarda Erken Kötüye Giden Kalp Yetmezliği: Zaman Seyri, Hemodinamik Öngördürücüler, ve Sonlanım Noktası
Dr. Sadık Açıkel Genel
bilgiler: Günümüzde akut kalp yetmezliği
çalışmalarında en sık değerlendirilen sonlanım noktası nefes darlığı
düzelmesidir. Kötüye giden kalp yetmezliği (KGKY), yeni bir sonlanım
noktası ölçütü olup akut kalp yetmezliğiyle (AKY) kabulden 30 gün içerisinde
meydana gelen AKY nedeniyle tekrar yatış, veya kurtarıcı intravenöz tedavi,
mekanik dolaşım, solunum desteği gerektiren tekrarlayıcı AKY semptomlarının
olmasını veya düzelmemesini içermektedir.
Metod ve
Sonuçlar: 2 prospektif randomize çalışmanın
plasebo kolunda takip edilen, hemodinamik monitorizasyon gerektiren AKY’li 120
hastanın retrospektif verisi analiz edilmiştir. KGKY sıklığı 30 günde %42 idi.
Çoğu KGKY olayları kabulden sonraki ilk 7 günde hastane içerisinde meydana geldi.
30 günlük tekrar hastaneye kabul edilme oranı bu çalışma topluluğunda sık
değildi (%5). KGKY’nin en güçlü hemodinamik öngördürücüleri, bazalde kardiyak
güç ve kardiyak gücün başlangıç ilk 6 saatteki değişimiydi. KGKY olayları ile
ilişkili diğer hemodinamik parametreler kan basıncı ve kan basıncının artışı,
kardiyak output, ve pulmoner kapiller kama basıncının monitorizasyonun ilk 6
saatinde değişimiydi. KGKY’nin 6 aylık mortalitenin güçlü öngördürücüsü olduğu
bulundu.
Sonuçlar:
KGKY, AKY ile kabulün çoğunlukla ilk haftası
sırasında sıklaşan yaygın bir morbid hadisedir ve KGKY, yüksek 6 aylık mortalite
ile ilişkilidir. KGKY ile ilişkili hemodinamik ölçümler AKY’de ve kardiyojenik
şoktaki (düşük kardiyak güç, yüksek pulmoner kama basıncı, ve vasküler direnç)
istenmeyen sonlanım noktaları öngörmede benzer olup, bu durum erken KGKY
kavramının, önemli bir AKY’e özel sonlanım noktası olacağını vurgulamaktadır. |
Akut kalp
yetmezliği (AKY), 65 yaş üstü hastalarda hastane kabullerinin en yaygın nedeni
olup Amerika Birleşik Devletlerinde yıllık yaklaşık 1 milyon hastane kabulüne
sebep olmaktadır. AKY ile kabul edilen hastaların prognozu kötü olup, mortalite
kabulde %5, 1. ayda %10’dan fazla ve 6. ayda %20’dir. Tekrar hastaneye yatış
oranı oldukça yüksek ve 1 yılda %30-40 oranında seyretmektedir.
AKY’li hastaların değerlendirilmesi için kullanılan sonlanım noktaları
çalışmadan çalışmaya farklılık göstermektedir. AKY’li hastaların sonlanım
noktası değerlendiren çoğu çalışma retrospektiftir ve bu nedenle birincil
sonlanım noktası ölçütü olarak hasta dosyalarından kolaylıkla çıkarılabilecek
parametreler olarak “yeniden kabul” ve “ölüm” oranı kullanılmaktadır. Bu
sonlanım noktası ölçütlerinin AKY’nin kabulünden sonra ilk 30 günde oluşması
nadirdir. (tipik olarak birleşik tekrar kabul ve ölüm oranı %10’nun altındadır).
Ayrıca bu sonlanım noktası ölçütü (tekrar kabul ve ölüm) kronik kalp yetmezliği
araştırmalarından elde edilmiş olup AKY patofizyolojisindeki önemli süreçleri
yansıtmamaktadır. AKY’de çeşitli vazoaktif ilaçların etkilerinin
değerlendirildiği diğer prospektif çalışmalarda da birincil son nokta, kısa
dönem nefes darlığı düzelmesidir. Bu son nokta doktor ve hasta için önemli bir
tedavi hedefi olmakla birlikte nefes darlığındaki bu düzelmenin AKY’nin kısa
veya orta dönemde seyrine etki edip etmeyeceği bilinmemektedir.
Yakın zamanda AKY ile kabul edilen hastalarda tanımlanan yeni sonlanım noktası
ölçütü Kötüye Giden Kalp Yetmezliği (KGKY)’dir. Bu sonlanım noktası ölçütü,
kabulden 7. güne (erken KGKY) veya 30 güne kadar olan tüm klinik olayları
kapsamaktadır. KGKY, kalp yetmezliğinin devamlı/ısrarlı veya dahada kötüleşen
semptom ve belirtisi, akut akciğer ödemi, veya kardiyojenik şok gibi kurtarıcı
intravenöz tedaviler veya mekanik dolaşım solunum desteği gerektirdiği durumlar
veya AKY nedeniyle yeniden yatış olarak tanımlanmaktadır.
Bu
çalışmanın amacı AKY ile kabul edilen hastalarda KGKY oranını belirlemek ve KGKY
öngördürücülerini ve uzun dönem mortalite ile karşılıklı ilişkisini
belirlemektir.
Metodlar
Hakkında Özet Genel Bilgiler
Bu çalışma
2000-2002 yılları arasında AKY’li hastalarda endotelin reseptör antagonisti
tezosentanın etkinliğini değerlendiren çift kör, randomize, prospektif,
randomize 2 büyük çalışmanın plasebo kollarındaki hastalardan biraraya
getirildi. Bu iki çalışmada 120 hasta plasebo kolunda (sırasıyla 96 ve 24 hasta)
dahil edildi. Bu çalışmalarda dahil edilen hastalar AKY nedeni ile (iskemik veya
iskemik olmayan nedenli) akut pulmoner ödem tablosunda veya başlangıç tedaviye
rağmen istirahatte veya hafif eforla nefes darlığı olan ve intravenöz tedavi ve
invazif hemodinamik monitörizasyon gereken hastalardı. Hemodinamik kriteri
karşılayan kardiyak indeksi< 2.5 mL·min·m2 ve pulmoner kama basıncı≥
15 mmHg (≥ 20 mmHg düşük doz çalışmasında) olan hastalar dahil edildi.
KGKY
değerlendirilmesi
Kalp
yetmezliğinin kötüleşen belirti ve bulguları şu şekilde tanımlandı. 1) yeni
pulmoner ödem veya kardiyojenik şok oluşumu 2) İlk 24 saat içerisinde kalp
yetmezliği tedavisine rağmen semptom ve belirtilerde düzelme olmaması veya 3)
Tedaviye rağmen semptomların ve belirtilerin kötüleşmesi
Hemodinamik değişkenlerin ölçülmesi
Sağ kalp
kateterizasyonundan yaklaşık 2 saat sonra hemodinamik değerler ölçülerek bazal
olarak tanımlandı. Ölçümler 24 saatlik tedavi periyodu boyunca ve
tedavi kesilmesinden 6 saat sonra tekrarlandı. Hemodinamik ölçüm olarak,
pulmoner arteryel basınç, pulmoner kama basıncı, sağ atriyum basıncı, ve
kardiyak output (termodilüsyon tekniği ile) değerlendirildi. Ayrıca kan basıncı,
kardiyak indeks (kardiyak output/vücut yüzey alanı), kardiyak güç output
(ortalama arteryel basınç x kardiyak output x 0.0022), ve sistemik vasküler
direnç (80 x [ortalama arteryel basınç-sağ atriyum basıncı]/ kardiyak output)
hesaplandı.
Sonlanım
noktaları
Bu çalışmanın
birincil amacı 3 sonlanım noktası olarak 7. günde KGKY, 30.günde KGKY ve 6 aylık
mortalite için prognostik faktörleri değerlendirmekti.
Sonuçlar
Analize dahil
edilen 120 hastanın değerlendirmesinde, 86 hasta erkekti (%72), ortalama yaş
64.2 ± 13.6 yıldı. Çoğu hastanın iskemik kalp hastalığı (%65) veya
hipertansiyonu (%59) vardı. Daha az sıklıkla kronik atriyal fibrilasyon (%35),
hiperlipidemi (%26), diyabet (%24), ve koroner arter bypass cerrahisi (%22)
öyküsü vardı. Ortalama kardiyak indeks 1.9 L·dak·m2, kama basıncı 26
mmHg idi.
KGKY
sıklığı ve mortalite
Çalışma
bütününde, 50 hasta(%42) kabulden 30 gün içerisinde KGKY olayına maruz kaldı. Bu
olayların 42’si (%35’i) ilk 7 gün içerisinde (erken KGKY) yoğunlaştı.
Taburculuktan 30 gün içerisinde sadece 6 (%5) tekrar hastaneye yeniden kabul
meydana geldi. Çalışmaya dahil edildikten ilk 6 ay içerisinde 17 (%14.2) ölüm
saptandı. Bu ölümlerin hiçbiri 7 günden önce gerçekleşmezken, 5 ölüm (%4.2)
8-30.gün arasında gerçekleşti.
KGKY
öngördürücüleri
7-30 gün
arasında KGKY ve 6 aylık mortalite ile ilişkili tekli değişken analizinin
sonuçları değerlendirildiğinde, yüksek mortalite oranları veya KGKY ile ilişkili
hemodinamik ölçümler sırasıyla düşük bazal kardiyak güç output ve kardiyak güç
outputun veya kardiyak outputun ilk 6 saatte azalması, yüksek bazal kama
basıncı, düşük bazal ortalama arteryel basınç ve ilk 6 saatte ortalama arteryel
basınç artışıydı. Her iki bazal ve 6. saatteki değişimine göre 7 . ve 30. gün
KGKY önemli öngörüdürücüsü kardiyak güç outputtu. ROC (Receiver Operator
Characteristic) eğrisi analizinin sonuçlarına göre 30 günlük KGKY öngörülmesinde
en yüksek duyarlılık ve özgüllüğü kardiyak güç output değeri <0.6 watt saptandı.
Lojistik regresyon analizinde bazal kardiyak güç outputun ve değişiminin 7. ve
30. günde KGKY ve 6 aylık mortalite ile ilişkisi değerlendirildi. Hastalar
kardiyak güç output 0.6 watt cutoff değerine göre ve 6. saat değişimine göre 4
gruba ayrıldı. (1. grup: bazal CPO< 0.6 watt ve 6. saatte azalma (11 hasta), 2.
grup bazal CPO< 0.6 watt ve azalma yok (22 hasta), 3. grup: bazal CPO≥ 0.6 watt
ve 6. saatte azalma (1 hasta), 4. grup: bazal CPO≥ 0.6 watt ve değişme yok (46
hasta, referans grup). 1. gruptaki hastalar en fazla risk grubunda olan hastalar
olup sırasıyla 7. ve 30. gün KGKY için 8.3 ve 14.3 kat risk oranında artışla
ilişkiliydi. 2. grupta 7. gün ve 30.gün KGKY risk artışı sırasıyla, 4.0 ve 2.6,
3. grupta sırasıyla risk artışı 3.4 ve 3.0 kat saptandı.
6. ayda
ölüm öngördürücüleri
KGKY gelişen 50
hastadan 12’si (%24), KGKY gelişmeyen 70 hastadan 5’i (%7) 6 ay içerisinde öldü.
6 aylık ölüm için en yüksek risk oranı KGKY varlığı iken (risk oranı %4.1, P=
.013), 6 aylık ölümle ilişkili diğer prognostik faktörler ileri yaş (P=
.035), kardiyak output azalması (P = .005), kötüleşen kardiyak güç output
(P = .029), artmış kama basıncı (P = .032) ve artmış solunum
sayısıydı (P = .007). Düşük bazal kardiyak güç output, 6 aylık ölümle
ilişkili olmakla birlikte istatistiksel öneme ulaşmadı (P =.082). Düşük
olay sıklığı nedeniyle herhangi bir çoklu değişken model uygulanmadı. Lojistik
regresyon modelde KGKY (risk oranı = 4.7, P = .009) ve ileri yaş (risk oranı
=2.0, P = .024) 6 ayda ölümün öngördürücüleri olarak saptandı. Bazal kardiyak
güç output ve 6. saatte kardiyak güç output değişimi, 6 aylık mortalite ve,
ayrıca KGKY’nin güçlü öngörüdürücüleri olmasına rağmen, muhtemel seçilen
kardiyak güç output cutoff değerine veya çalışma topluluğunda kısıtlı sayıda
olay gelişimi nedeniyle istatistiksel olarak 6 aylık mortalitenin önemli
öngörüdürücüsü değildi.
Tartışma
Bu
çalışmanın sonuçları KGKY’nin AKY ile kabul edilen hastalarda oldukça sık bir
morbidite nedeni olduğunu göstermektedir. KGKY’nin en önemli öngördürücüleri
bazalde kardiyak güç output ve hemodinamik monitorizasyon sırasında kardiyak güç
outputun 6.saatte değişimidir. Mevcut bu çalışma topluluğunda KGKY 6 aylık
mortalitenin güçlü öngördürücüsüydü. Yakın zamanda AKY’nin kronik kalp
yetmezliğinin basitçe alevlenmesi olmadığı aydınlatılmıştır. AKY ile kabul
edilen hastalar, kronik kalp yetmezliği gruplarındaki genç yaş ve erkek hasta
sıklığına karşın; daha yaşlı, yaklaşık yarısı kadın, ekokardiyografide korunmuş
sol ventrikül ejeksiyon fraksiyonlu, yaklaşık %20’si yeni başlangıçlı kalp
yetmezliği olan hastalardır. Bu nedenle AKY’nin patogenezi ve seyrini belirleyen
faktörlerin kronik kalp yetmezliğinin sonlanım noktası ve seyrini belirleyen
faktörlerden farklı olması mümkündür. Bu farklılıklara rağmen, AKY’nin
müdahalelerini değerlendirmede AKY’e özel güncel sonlanım noktası ölçütü
geliştirilmemiştir. Kronik kalp yetmezliği ile ilişkili mortalite ve morbidite
son 10 yılda gitgide azalmakla birlikte AKY ile kabul edilen hastaların 1 aylık
mortalitesi bu zaman süresince değişmemiştir. Bu konuda ilerleme
kaydedilememesi, AKY araştırmalarında AKY’e özel hastalıkla ilişkili son
noktaların olmamasına bağlanabilir. AKY’li hastalarda sonlanım noktalarını
değerlendiren önceki çoğu çalışma retrospektif, hasta kayıtlarından elde edilen
tekrar hastaneye yatış ve ölüm oranlarını değerlendiren çalışmalardı. Bununla
birlikte hastaneye tekrar yatış kronik kalp yetmezliğinden elde edilen bir
sonlanım noktası ölçütü olup AKY’li hastalardaki sonlanım noktası ölçütü olarak
ilişkisi kesin değildir. Yeniden hastaneye kabul nadir olup (klinik çalışmaların
yaklaşık %5’i), önlenmesi AKY’nin erken saat ve günleri içerisinde muhtemel en
önemli tedavi hedefi değildir. Tedavinin bu aşamasında ana hedefler, AKY
semptomlarının düzelmesi, AKY’nin hipoksi ve asidoz gibi metabolik sonuçlarının
hızlı düzelmesinin sağlanması ve erken kalp yetmezliği tekrarının önlenmesidir.
Şüphesiz nefes darlığı düzelmesi AKY için başlangıç tedavide arzulanan bir hedef
olmakla birlikte tedavi ile semptom düzelmesinin AKY’nin doğal seyrinde bir
düzelmeye yol açıp açmayacağı net değildir. Bu çalışmanın sonuçları
göstermektedirki, spesifik morbidite ölçütü olan KGKY yaygındır ve AKY ile kabul
edilen hastalarda yatışın erken dönemlerinde meydana gelmektedir. KGKY’nin
meydana gelmesi AKY’e neden olan asıl patofizyolojik süreçlerle ilişkili bazı
hemodinamik ölçümlerle ilişkilidir. Bu çalışma, düşük kardiyak güç output ve
düşük kardiyak outputun 6. saatte azalmasının istenmeyen sonlanım noktalarıyla,
yüksek kardiyak output ve 6. saatte artışının ise iyi sonlanım noktasıyla
ilişkili olduğunu göstermektedir. Fakat bu çalışmada kardiyak güç outputun
invaziv değerlendirilmesi, bu öngördürücü modelin hastalarda uygulanabilirliğini
kısıtlamaktadır. İnvaziv olmayan metodlarla (impedans kardiyografi gibi)
kardiyak güç output değerlendirilmesinin sonlanım noktası öngörmede
güvenirliliği başka çalışmalarla doğrulanmayı gerektirmektedir.
Daha önceki çalışmalarda yüksek kan basıncı ve AKY arasında, ayrıca sistemik
vasküler direnç artışı ile ani gelişen kan basıncı artışının da yüksek KGKY
sıklığıyla ilişkili olduğu gösterilmiştir. Çalışmada bu benzer ilişki pulmoner
kama basıncı artışı ile gözlendi. Bu çalışmayla, pulmoner kama basıncı artışının
sistemik vasküler dirençte artışa ve kardiyak güç outputta azalmaya ikincil
artmış sol ventrikül basınç artışını yansıttığı düşünülmüştür. KGKY, kronik kalp
yetmezliğinde sonlanım noktasını etkileyen sol ventrikül ejeksiyon fraksiyonu
gibi faktörlerle ilişkili değildir. Bu bulgu KGKY’nin ana hemodinamik olaylarla
ilişkili AKY’nin önemli bir AKY özel sonlanım noktası ölçütü olduğunu
vurgulamaktadır. Ayrıca, AKY’e bağlı hastane kabulünden sonra 1 ay içerisinde
gelişen KGKY artmış 6 aylık mortalite ile de ilişkilidir.
Çalışmanın
Kısıtlılıkları
Bu
çalışmanın sonuçları, 2 klinik çalışmaya dahil edilen AKY ile kabul edilen
heterojen hasta grubuna dayanmaktadır. Bu nedenle bu sonuçlar AKY’li hastaları
yansıttığından, tüm kalp yetmezliği popülasyonundan ziyade yüksek riskli
hastalara uygulanabilir. Bu çalışmanın verileri, 2 klinik çalışmanın hasta
seçimi nedeniyle yanlı sonucu olabilir ve bu nedenle bu çalışma sonuçlarının
uzun, prospektif, toplum temelli çalışma ile doğrulanması gerekmektedir.
Sonuç
olarak; KGKY, AKY ile kabul edilen hastalarda
yaygın bir istenmeyen olaydır. KGKY öngördürücüleri AKY’nin bazal klinik
ciddiyetine ilave olarak, daha önceden AKY olaylarının patogenezinde ana
faktörler olduğu öne sürülen, azalmış kontraktilite (kardiyak güç output<0.6
watt), artmış sistemik vasküler direnç ve yüksek pulmoner kama basıncını
yansıtan hemodinamik ölçümlerle de ilişkilidir. KGKY gelişimi, uzun dönem
mortalitenin en güçlü öngördürücüsü olup AKY araştırmalarında önemli bir
sonlanım noktası ölçütü olabilir.

|