Kalp Yetersizliği Elektronik Haber Bülteni Yıl: 1 Sayı: 11 / 2009


Kalp Yetersizliği ÇG
Yönetim Kurulu


Başkan:
Dr. Özlem Yıldırımtürk

Y.K. adına Koordinatör:
Dr. Dursun Aras

Y.K. adına Koordinatör:
Dr. Bülent Mutlu

Üyeler
Dr. K. Emre Aslanger
Dr. Zübeyde Bayram
Dr. Ali Kemal Kalkan
Dr. Hakkı Kaya
Dr. Taner Şen


Editör:
Prof. Dr. Nuray ENÇ

Makale Yazarları:
Prof. Dr. Çiçek FADILOĞLU
Doç. Dr.Zeynep C.ÖZER
Dr. Serap ÖZER
MScN. Hilal UYSAL
MScN. Gülcan BAKAN
MScN. Seyhan ÇITLIK

Konuk Uzmanlar:
Dr. Sıdıka OĞUZ
MScN. Ülkü ÖZDEMİR



Geçmiş anket sonuçları

Bülten İstek Formu


11--1111--11

Shortness of breath at night and health status in congestive heart failure:Effects of environmental conditions and health related and dietary factors. Environmental Research 2009

KY Bülteni - Konjestif kalp yetersizliğinde sağlık durumu ve gece solunum sıkıntısı (Doç. Dr. Zeynep CANLI ÖZER)Konjestif kalp yetersizliğinde sağlık durumu ve gece solunum sıkıntısı

Doç. Dr. Zeynep CANLI ÖZER

Hava kirliliğinin kısa dönemli etkileri kronik kalp yetersizliği olan kişiler için daha yüksek bir risk olabilir. 2002 ve 2003 de kalp yetersizliği olan 31 denek katılmıştır. İki ay üzerindeki bir süreçte oksijen satürasyonu, nabız oranı, ağırlık, sıcaklık ölçülmüştür. Tüm veriler her gün kaydedilmiştir. Genel sağlık durumunun kişisel olarak rapor edilmesi ile nefes darlığı arasında birçok ilişki vardır. Genel sağlık durumuyla önemli istatistiksel ilişkiler günlük nabız artışı, vücut ağırlığındaki artış, yükselen sıcaklık, artan bağıl nem ve ozon arasındadır. Geceleri daha da kötüleşen nefes darlığının önemli belirtileri kan basıncındaki, vücut ağırlığındaki, yükselen hava sıcaklığıdır (1 günde). Çevresel koşullar sağlık ve beslenme arasında çok az bir negatiflik olduğu bulunmuştur.

GİRİŞ
Kalp yetersizliği olan kişiler hava kirliliğinin artışına karşılık ani bir tepki gösterebildiğine dair kanıt vardır. Yükselen hava sıcaklığı gibi günlük hava durumları hastaneye kaldırılma ve ölüm riskini artırmaktadır. Değişen çevresel koşulların kalp yetersizliğinin önemli bir göstergesi olan nefes darlığı gibi belirtilerin ortaya çıkmasına neden olduğu ve bunun da sağlık durumunu bozduğu ileri sürülmüştür. Bu varsayımları araştırmak için, bu önemli belirtilerin, göstergelerin ve psikolojik belirtilerin sağlıkla ve beslenme kurallarıyla hava kirliliğinin yoğunluğu ve hava durumunun günlük değişimleri arasındaki ilişki olup olmadığını belirlemek için kalp yetersizliği olan kişilerin kişisel günlüklerini inceleyen bir çalışma yürütülmüştür. Oksijenin satürasyon oranın son ölçümleri kaydedilmiştir. Şimdiki çalışmada genel sağlığın ve geceleri solunum zorluğunun kişisel indekslerinin sonuçları gösterilmiştir.

METOTLAR
Mcgill üniversitesi sağlık merkezine ve Montrealde ki kalp nakil ve kalp yetersizliği merkezine katılan 50 ve 85 yaşında fiziksel yetersizlikleri olan %35 ın altında ejeksiyon fraksiyon güçlüğü olan ve günlük belirtileri ve göstergeleri taşıyan kalp yetersizliği olan ayakta tedavi edilen hastalar çalışmaya alınmıştır. Bu çalışma McGill üniversitesi kurumsal araştırma merkezi tarafından onaylanmıştır ve tüm denekler çalışma konusunda bilgilendirilmiş, onamları alınmıştır.
Denekler çalışma süresi boyunca desteklenmiştir ve her biri yaklaşık sekiz hafta izlenmiştir. Araştırmacı hemşire katılımcıları planlı ve klinik ziyaretlerinde tespit etmiştir ve tedaviyi uygulayan doktor tarafından doldurtulan hasta belgelerinde olan kontrol listeleri yer almıştır. bir kerede sekiz denekten daha fazlası izlenemezdir
Seçilen psikolojik ölçütlerin kaydedilmesini ve her sabah kahvaltıdan önce günlüklerini tamamlamaları hastalardan rica edilmiştir. Deneklerin başlamadan önce en az 5 dakika hareketsiz olmaları istenildi. Günlükler elektronik olarak taranabilen bir forma kaydedildi ve bu belirtileri, bulguları, psikolojik ölçütleri ve kendileri tarafından oluşturulan bulguları kaydetmek için kullanılmıştır.
Deneklerin görsel bir analog ölçüyü doldurmaları istenildi bunun sağlıkla ilişkisi;
1) sabahki sağlık 2) geceleyin yaşanan solunum zorluğu 3) hareket ederken yaşanan solunum güçlüğü 4) ayaklarda ve bileklerde görülen şişkinlik 5) zayıflık baş dönmesi 6) yorgunluktur. Bireylere “ insanların sağlıklarının ne kadar iyi ne kadar kötü olduğunu söylemelerine yardımcı olmak için bir ölçek çiziyoruz ve sizden üzerinde sağlığınızın altı yönünü oranlamanızı istiyoruz. Hayal edilen en iyi durum 100 ve hayal edilen en kötü durum sıfırdır. Her bir ölçeği bugün sağlığınızın ne kadar iyi ne kadar kötü olduğunu göstermek için işaretlemenizi istiyoruz. Bu işaret sizin sağlığınız hakkındaki düşüncelerinizi yansıtacaktır.”
Görsel analog ölçeği ağrı, nefes darlığı, yorgunluk, enerji, uykusuzluk, mide bulantısı, ateş ve heyecan genel sağlık durumunu da kapsayan geniş çaptaki belirtileri ve sağlık durumlarını değerlendirmek için en az dört onlu grup için kullanılır. Değerlendime için yatay ya da dikey en fazla 10 cm’ lik uzunluğu olan belirtilerin ve durumların mümkün olan en az düzeydeki belirti ve ölçütleri olan genel format kullanılır. Çizgi makinesi ya da çizgili kalıp taban işaretinden denek tarafından işaretlenen noktaya kadar olan mesafeyi ölçmek için kullanılır. Görsel analog ölçeği güvenilir olarak ve psikolojik ölçütler ya da değişik anket sonucu olarak gösterilebilir.
Taranabilir anket yapısı için genelde 10cm satırı olanı ve 17cm genişliği olanla değiştirdik ve taramanın doğru bir şekilde gerçekleşmesinin kısıtlılığı nedeniyle ölçütün devamlılığı yerine deneklerden sağlık oranlarını beş nokta artırmalarını istedik. Bu çok az bir şekilde değiştirilen görsel analog´u geçerli hale getiremedik çünkü geçerliliğin ya da güvenirliğin etkilenmediğine dair bir bulgu yoktu.
Kronik kalp yetersizliği hastalarının sağlığındaki azalma ve telafi edilemeyen olaylar kalp fonksiyonlarının bozulmasıyla bağlantılıdır ve belki de yaşam stilindeki önemli değişiklikler tarafından tetiklenmektedirler. Terapiye yetmek hariç tüm bu günlük değişkenleri ölçtük. İstatistik analizlerde daha öncede görülmesi mümkün olan enfeksiyonları gösteren bir çift endeksi bilgisayara girdik. Tuz tüketimini doğru bir şekilde ölçmenin zor olması nedeniyle bir gün önceki tuz tüketimi üzerine kurulmuş basit bir karşıt endeks yarattık (bir gün önceki yemeklere tuz eklemekle ilgili ve çok tuz oranı içeren yiyecekleri yemeyle ilgili sorulardan yola çıkıldı) bir gün önce tüketilen çok sayıda sıvı varyasyonu yarattık ve bunu devamlı olarak uyguladık.
Grubumuzdaki önceki kağıtlarda olduğu gibi hava durumunun, gaz kirliliğinin ölçütlerinin saatlik ölçümünü yaptık ve Montreal şehrinde kanada da ulusal hava kirliliği gözetim ağı tarafından belirli bölgelerdeki gözetim birimleri olması gereken partikülleri belirledi. Hava verileri, Montreal’in yaklaşık 30km aşağısında şehir merkezinde bulunan Pierre-Elliot-Trudeau ulusal havalimanında bulunan gözlem istasyonundan Kanadanın meteroloji servisi tarafından sağlanmıştır. Bir önceki güne ait barometrik basınç değişimi o günkü sabah 8’de yapılan ölçüm eksi bir sonraki gün sabah sekizde yapılan ölçüm olarak tanımlanmıştır. Belirli yerlerdeki gözlem istasyonlarında yapılan hava kirliliği kriterlerinin saatlik ölçümlerini kullandık. Sülfür dioksit (SO2) ultra viole ışınlarını kullanarak üç istasyonda ölçüldü; ozon (O3) kimyasal ışınlar kullanarak on ayrı istasyonda ölçülmüştür; nitrojen dioksit (NO2) kimyasal ışınlar kullanılarak dokuz istasyonda ölçülmüştür; Karbon monoksit kızılötesi emilim kullanılarak beş istasyonda ölçülmüştür. Saf partikül kitlesi (PM2.5) mikro denge elementleri kullanılarak her saat sekiz istasyonda ölçülmüştür.

Bulgular ve Tartışma
Diyetin ve çevresel faktörlerin, kişinin kendi sağlık algısı ve gece nefes darlığı üzerindeki etkisi incelenmiştir. Düşük sağlık algısı ve nefes darlığına sebep olan nabız hızı, kilo artışı, ortamdaki hava sıcaklığı ve saf, temiz hava gibi faktörler bulunmuştur Ayrıca çevresel değişkenlerle sağlık ve diyet arasındaki ilişki bulunmuştur.
Roma’da hastane dışında yapılan küçük bir çalışmadaki kardiovasküler ölümlerle hava kirliliği arasında bir ilişki bulunamamış olsa da, istatistiksel veriler ve yapılan çalışmalar gösteriyor ki; hastaneye yatış ve bunlar arasındaki mortalite ve günlük yatışlar hava kirliliği seviyesinin artmasıyla artıyor. Gerçekten de bizim Kanada’daki kendi çalışmamızda konjestif kalp yetersizliği olan kişilerde hızla artan mortalite ve hastaneye yatış hızının çevredeki hava kirliliği seviyesiyle ilişkili olduğu görülmüştür. Ilık mevsimler boyunca günlük mortalite ve maksimum sıcaklık arasında ilişkinin olduğunu da bulduk. Bunun yanı sıra Atlanta’nın acil bölümünde yapılan yeni bir çalışmada PM2’ye maruz kalma ve KKY olan kişilerin aynı zamanda hipertansiyonunun olmasının acil servise gelmeleri arasında birkaç ilişkili kanıt bulunmuştur.
Bu analizler sonucu bulgulardan sıcaklık ilişkisi uygun bulunmuş fakat hava kirliliğiyle ilişki daha az uygun bulunmuştur. Diğer taraftan analizlerimiz sonucu günlük sonuçlardan oksijen satürasyonu ve nabız hızı aksine kirlilikle (SO2, O3, fine partikulleri) ilişkili bulunmuştur.
Bulgularımız çalışmanın güçlükleri, sınırlılıkları, varsayımları da göz önünde tutularak yorumlanmalıdır. Randomizasyonda hatalar ve yanlış sınıflandırma da olabilir. Bunun yanında gerçek tuz kullanımını hesaplamadık, bu KKY’nin kontrendikasyonu olmasına ve hastalar alımlarını minimale indirmesine rağmen. Temel değişkenleri almış olmamıza rağmen, zaman içerisinde değişimler olabilir ve biz ilaç kullanımı, acil servise gelme, hastaneye kabul edilme gibi durumlara müdahale etmedik.
Bu araştırmanın güçlü olmasının nedeni, çok iyi katılımcıların olması, kalp yetersizliği kliniklerinde uygun günlük kayıtların tutulması, dikkatli ve yoğun yönetim stratejilerinin kullanılmasından kaynaklanmaktadır. Diğer bir avantajı ise istatistiksel niteliğinin güçlü olmasıdır. Çünkü bu çalışma küçük, kapsamı sınırlı, bağımlı ve bağımsız değişkenleri de içeriyor.
Sağlık, diyet ve çevresel faktörler kısa zamanlı ölçeklere göre değişebilir ve biz KKY olan hastaların sağlığını etkileyen en önemli şeyleri ölçebiliriz. Metotta da belirttiğimiz gibi eş zamanlı çevresel değişkenler tartışılabilir.
Ayrıca kullandığımız random- etkileri modeli otokorelasyonu tam anlamıyla sağlayamayabilir. Bu modelde otokorelasyon nesnelerdeki benzerlik olarak sayılmıştır
Bulduğumuz iki sağlık sonucu, bireyler arasında longitidunial çalışmayla mutlaka incelenmelidir. Yapılacak olan diğer çalışmalar için, KKY olan hastalar için riskleri azaltarak bulguları kullanabilmek güç. Öncelikle KKY için en büyük komplikasyon dekompanse kalp yetersizliği ve ani kardiak ölümlerdir. Çalışmamız bu klinik sonuçları ortaya çıkaracak şekilde düzenlenmemiştir. Yine de bizim ölçüm sonuçları (oksijen satürasyonu, kalp hızı, vücut sıcaklığı, nefes darlığı) klinik sonuçların erken hipotez belirleyicileri olduğundan, bu gibi basit ölümler hastalığın yönetimini ve hastayı erken monitörize etmeyi planlamayı; tıbbi tedaviyi ve diyet sorumluluğunu gerektirir ve sonuçta komplikasyonlar ve çevrenin etkileri azaltılmış olur.



11--11

2008 - 2025 © Bu sitenin tüm hakları Türk Kardiyoloji Derneğine aittir.