Kalp Yetersizliği Elektronik Haber Bülteni Yıl: 9 Sayı: 1 / 2017


Kalp Yetersizliği ÇG
Yönetim Kurulu


Başkan:
Dr. Özlem Yıldırımtürk

Y.K. adına Koordinatör:
Dr. Dursun Aras

Y.K. adına Koordinatör:
Dr. Bülent Mutlu

Üyeler
Dr. K. Emre Aslanger
Dr. Zübeyde Bayram
Dr. Ali Kemal Kalkan
Dr. Hakkı Kaya
Dr. Taner Şen


Sayı Sorumlusu:
Prof. Dr. Yüksel Çavuşoğlu

Katkıda Bulunanlar:
Prof. Dr. Yüksel Çavuşoğlu
Doç. Dr. Çağatay Ertan
Uzm. Dr. Fatih Aydı



Geçmiş anket sonuçları

Bülten İstek Formu


1--611--61

Effect of ferric carbomaltose on exercise capacity in patients with iron deficiency and chronic heart failure (EFFECT-HF). Circulation 134(suppl 1)

KY Bülteni - Kronik kalp yetersizlikli demir eksikliği olan hastalara intravenöz ferrik karbomaltoz verilmesinin egzersiz kapasitesine etkisi (Doç. Dr. Çağatay Ertan)Kronik kalp yetersizlikli demir eksikliği olan hastalara intravenöz ferrik karbomaltoz verilmesinin egzersiz kapasitesine etkisi

Doç. Dr. Çağatay Ertan


Kalp yetersizliğinde demir eksikliği önemli bir olumsuz prognostik göstergedir. Kalp yetersizliği varlığında demir eksikliğinin de olması daha düşük fonksiyonel kapasite, hayat kalitesinde bozulma ve mortalitede artış anlamına gelmektedir. Üstelik bu olumsuzluklar anemi olup olmamasından bağımsızdır. Intravenöz demir tedavisinin bu hasta grubunda olumlu etkileri ile ilgili elimizde veri mevcut. Önceden yapılmış FAIR-HF ve CONFIRM-HF çalışmalarında ferrik karbomaltozun semptomlarda ve egzersiz kapasitesinde düzelme sağladığı ortaya konmuş. Bu çalışma ise intravenöz demir replasmanının zirve oksijen tüketimine (VO2) etkisini araştırmak üzere planlanmıştır.
Çalışmaya dahil olma kriterleri şu şekildedir:

  • NYHA class 2-3 efor kapasitesi olması
  • Sol ventrikül ejeksiyon fraksiyonu (LVEF)? %45 olması
  • Zirve VO2’nin 10 ile 20 mL/kg/dk arasında olması
  • BNP>100 pg/ml ve/veya NT-proBNP>450 PG/ml olması
  • Demir eksikliği ( ferritin< 100 µg/L veya ferritin 100-300 µg/L arasındayken transferrin satürasyonunun <%20 olması)
  • Hemoglobin <15 gr/dl olması.

Primer sonlanım noktası, ağırlığa gore düzeltilmiş VO2’de 24 hafta sonunda bazal değere gore değişimdir. Çalışmanın birçok sekonder sonlanım noktası belirlenmiştir. Bunlar:

  • VO2’de 12. haftadaki değişim
  • VE-VCO2 eğimindeki bazale gore 12 ve 24. Haftalardaki değişim
  • Zirve egzersizde ulaşılan maksimum iş yükünün bazale gore 12 ve 24 haftalardaki değişimi
  • Demir eksikliği, renal fonksiyon ve kalp yetersizliği biyomarkerlarında (BNP ve NT-proBNP dahil), NYHA sınıfı, kişisel genel değerlendirme ve hayat kalitesindeki değişim

Çalışma dizaynı şekil 1’de özetlenmiştir.


Şekil 1: Çalışma Dizaynı

Hastaların dağılımı ve randomizasyon şeması ise şekil-2’de görülmektedir


Şekil-2: Randomizasyon şeması

İstatistiksel değerlendirmede grup 2 farklı kritere göre ayrılıp analiz her iki kriter için ayrı ayrı yapılmış. İlk değerlendirme grubunda tüm randomize edilmiş hastalar dahil edilmiştir. Tüm analiz seti olarak adlandırılan bu değerlendirme setinde hastaların en az bir doz tedavi ilacı almış olması ve randomizasyon sonrası en az bir kez değerlendirilmiş olması yeterliyken çalışma randomizasyon şartlarının tamame yerine getirildiği diğer hasta seti de per protokol olarak adlandırılmış. Her iki değerlendirme setine gore de intravenöz demir alan grupta VO2’deki değişim, plasebo alan gruba göre anlamlı olarak fazla bulunmuş (şekil-3).


Şekil-3: VO2’deki değişim

Sekonder sonlanım noktalarından VE/VCO2 eğimindeki değişim ve ulaşılan maksimum iş yükündeki değişim açısından bazal değerlere göre anlamlı değişim saptanmadı (Şekil-4)


Şekil-4: VE/VCO2’deki ve ulaşılan maksimum iş yükündeki değişim

NYHA sınıfında ve genel iyilik değerlendirme skorunda değişim intravenöz demir grubunda plasebo grubuna göre anlamlı olarak daha iyi bulunmuş (Şekil-5).


Şekil-5: NYHA sınıfı ve Genel İyilik Skorundaki değişim

24 hafta sonunda ferrik karbomaltoz grubunda hiç ölüm olmamışken plasebo grubunda %4.7 ölüm mevcut. Hastaneye yatış oranları ise demir alan grupta plasebo grubuna göre daha yüksek (kötüleşen kalp yetersizliğine bağlı yatış %12.5 vs %7.1, herhangi bir başka kardiyovasküler olaya bağlı yatış oranı %13.6 vs %3.5). Sonuç olarak, önceki çalışmaların sonucuna paralel olarak intravenöz demir tedavisi, bu çalışmada da egzersiz kapasitesini objektif olarak arttırmıştır. Bunun yanında intravenöz demir tedavisi iyi tolere edilmiş ve ciddi yan etki ortaya çıkmamıştır. Her ne kadar uygulaması güç ve pahalı olsa da demirin intravenöz verilmesi olumlu sonuçlar veriyor gibi görünmektedir.



1--61

2008 - 2024 © Bu sitenin tüm hakları Türk Kardiyoloji Derneğine aittir.